Hakkımızda

Psikolojik Danışman Nur Sena Er tarafından kurulan Kristal Psikolojik Danışmanlık Merkezi, Konya’da bireylere, çiftlere, ailelere, çocuk ve ergenlere profesyonel psikolojik danışmanlık hizmeti sunmaktadır.

Konya / Meram’da dünyaya gelen Nur Sena Er, ilk ve orta öğrenimini burada tamamladıktan sonra yurt içinde ve yurt dışında psikoterapi alanında çok sayıda eğitim programına ve uygulamalı etkinliklere katılmış, uzmanlığını pekiştirmiştir. Kristal Psikoloji öncesinde uzun süre özel kliniklerde ve devlet kuruluşlarında hizmet veren Nur Sena Er mesleki deneyiminin yanı sıra eğitim hayatındaki başarısı ile de öne çıkmaktadır. Necmettin Erbakan Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümündeki eğitimini 100 üzerinden 93 ortalama ile Yüksek Onur Öğrencisi olarak tamamladı.

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), Cinsel Terapi, Mod Yönelimli Oyun Terapisi, Çocuk Merkezli Oyun Terapisi, EMDR (Travma Terapisi), Aile ve Çift Danışmanlığı gibi pek çok alanda eğitim aldı. Süpervizyonlarını tamamladı. Meslek hayatında 4 yılda 3000’den fazla çocuk, yetişkin ve çift ile birebir çalışan Nur Sena Er, Kristal Psikoloji Merkezinin kurucusu oldu.

Bu kurum çatısı altında psikoterapi hizmeti sunan Nur Sena Er, çok sayıda insanın yaşamına dokunmaya devam ediyor.

Misyonumuz

Çiftlerin, yetişkinlerin, gençlerin ve çocukların yaşamsal verimliliğini etkileyen çok sayıda sorunun üstesinden gelmelerine yardımcı olmak ve bununla birlikte ilişkisel, psikolojik ve cinsel durumlarını iyileştirmek ve refahlarını arttırmaktır.

Kristal Psikoloji Ailesi olarak Psikolojik Danışmana, Pedagoga, EMDR Danışmanına, Aile danışmanına başvurarak destek almak isteyen tüm bireyleri koşulsuz bir kabul ve güvenle bekliyoruz. Zira kendisinin farkında olan, sorunlarına çözüm arayan bütün insanların psikolojik danışmanlık sürecinde biricik ve özel hikayelerine eşlik etmeyi önemsiyoruz. Ülkemizde psikolojik destek almak bir tabu olmaktan çıksa da halen daha bazı insanlar için endişe yarattığını, paylaşmaktan ve konuşmaktan çekinilen bir konu olduğunu biliyoruz. Fakat bizler yardım arayışında olan insanların birer “hasta” değil, kendileriyle ilgili farkındalık düzeyine sahip, çözüm odaklı ve bunun için adım atabilecek kadar cesaretli ve güçlü insanlar olarak görüyor, bu yüzden de “danışan” kelimesinin doğru ifade biçimi olduğunu savunuyoruz.